Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihad'ul Ulema) tarafından düzenlenen 2`nci Kürdistan Âlimleri Buluşması, yapılan açık oturumlarıyla devam ediyor. Buluşmaya Türkiye`den çok sayıda âlim, kanaat önderi, STK temsilcisi ve araştırmacı gazeteciler katıldı.   

"Kürdistan Âlimleri Buluşması takdire şayandır"

Yapılan buluşmanın takdire şayan olduğunu söyleyen Araştırmacı-Yazar Muhammed Zeki Kurt, "Tüm küfür diyarının Müslümanlarının üzerine çullandığı bir dönemde böyle bir programın yapılması elbette ki takdire şayandır." dedi.

Düzenlenen programın Müslümanların birlik ve beraberliğine katkı sunacağını söyleyen Kurt, "Açıkçası vahdet konusunda rahmetli Cemaleddin Afgani`nin söylediği gibi  ‘Müslümanlar bir tek şeyde birleşmişlerdir; birleşmemekte birleşmişlerdir.` Dolayısıyla Cemaleddin Afgani`nin söylemiş olduğu bu veciz söz, Müslümanlar için tetikleyici olması gerekiyor. Selahaddin Eyyubi`nin Şam deklarasyonuyla tüm Şia ulemasını ve Şia`nın tüm mezhep salitlerini de aynı bayrak altında topladığını, Harran deklarasyonuyla da bütün Kürtleri de aynı bayrak altına alıp kâfirleri bizim diyarımızdan söküp atması yine birlik ve beraberliğinin en güzel kanıtlarından bir tanesidir. Bu tür buluşmaların inşallah böyle bir şeye vesile olacağına ben şahsen kanaat getiriyorum. Elbette ki bu buluşmaların devam etmesi gerekiyor. Bir şeyin devamlılığı çok iyidir. Dolayısıyla bu mutlaka fayda getirecektir. Müslümanların birlik ve beraberliğine mutlaka katkıda bulunacaktır. Bu yüzden devam etmesi elbette ki yararlıdır." diye konuştu

"Âlimlerimiz taassuptan uzaklaşması Müslümanların uyanışa vesile olacaktır"

İslam âlimlerinin yetiştirilmesi konusunda sadece medrese eğitiminin yeterli olmadığını dile getiren Kurt; "Bizim Kürdistan âlimlerinin bir an önce taklitçilikten ve taassuptan mutlaka uzaklaşmaları gerekir. Bu da onların önünü mutlaka açacaktır. Hz. Muhammed`in (s.a.v) buyurduğu bir hadise göre; ‘Her yüzyılda bir dininizi tecdit edecek mücedditler gelecektir.` Dolayısıyla bu hadis ışığında baktığımız zaman tecdite de ihtiyaç vardır. Birlik ve beraberliğe de ihtiyaç vardır. Çünkü âlimler bu milletin güneşleridirler. Eğer onlar taassuptan ve taklitten uzaklaşırlarsa Müslümanların uyanışına vesile olacaktır. Biz Müslümanların birlik ve beraberliğinden yanayız. Kâfirlerin yer altı ve yer üstü zenginliklerimiz sömürmek için geldiklerini de biliyoruz. Şu anda başlatılan gerek Irak Kürdistanı`ndan olsun gerekse de Suriye`den olsun başlatılan bu kâfir âleminin, Müslümanların başına bela olduğu bu dönemde Müslümanların birlik ve beraberlik içerisinde yaşamalarını temenni ediyoruz. Allah, Müslümanların yardımcısı olsun. " dedi.

"Bu tür buluşmalar Müslümanların uyanışına vesile olacaktır"

İslami çalışmalarıyla tanınan Sabahattin Hamidi, "Gelişen dünya siyaseti içerisinde, kişilerin Allah ile irtibatının bozulduğu, dine bakış açılarının tamamen yüzeysel olduğu bu zamanda bu tür Müslümanların birliğine yönelik programların yapılmasını can-ı gönülden tebrik ediyorum." dedi.

Hamidi, "Allah`ın bizlere yüklediği bir misyon ve bir sorumluluktur.  Bu tür programların Müslümanların uyanışına sebebiyet verecek, bugün coğrafyamız içerisinde sıkıntı çeken kesimin Müslümanlar olduğu fikrine hepimiz katılıyoruz ve bu coğrafyada bizzat yaşıyoruz. Bu işi üstlenenlerde Allah razı olsun. Bizim ihtiyacımız olduğu dünya yaşantısı içerisinde, insanların ne yaptığını bilemez bir hale geldiği, yollarını kaybettikleri bir hayatı yaşıyor olmaları İslam`ı yaşamamalarından kaynaklandığını biliyoruz. Dolayısıyla İslam`la buluşturmak ve Müslüman olduğunu kabul eden bir grubun da ve tüm insanların Müslüman olduğunu bildiği bu insanların birlikteliklerini sağlamaları lazımdır. Çünkü biz kâfirlerden bize yarar gelmeyeceğini biliyoruz." şeklinde konuştu. (M. Salih Keskin/Mahsum Tunç – İLKHA)