• DOLAR 32.382
  • EURO 35.117
  • ALTIN 2326.289
  • ...
TARİHTE BUGÜN / 15 EKİM
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

TARİHTE BUGÜN / DOĞRUHABER / İSTANBUL / 15 EKİM

1783   İlk defa balonla uçuş gerçekleştirildi. Balon, ısıtılmış hava ya da hafif bir gazla (helyum, hidrojen) doldurulan atmosferde uçabilen, genellikle sepetli hava taşıtı. İnsanoğlu ilk olarak uçurtma ile insan ve yük taşımaya çalışmıştır ancak balon ilk "pratik" hava taşıtıdır. Balonun havada yükselmesi, suya atılan bir cismin yüzmesiyle aynı ilke olan Arşimet'in kaldırma prensibine dayanır. Bir balon yerini kapladığı havanın ağırlığı kendi ağırlığına eşit oluncaya kadar yükselir. Yükseklik arttığında havanın yoğunluğu azaldığından ağırlık dengelenir ve balon daha yükseğe çıkamaz. Eğer daha yükseğe çıkmak isteniyorsa ağırlığın azaltılması, alçalmak isteniyorsa da balonun içindeki havanın azaltılması gerekmektedir. Balon fikri ilk kez 1766 yılında hidrojeni bulan Henry Cavendish`in bu gazın havadan hafif olduğunu görmesi ve 1767`de Joseph Black`ın hafif bir aracın hidrojenle doldurulduğu zaman uçabileceğini öne sürmesiyle doğdu. Ancak ilk balon hidrojenle değil sıcak havayla doldurularak uçtu. İlk uçuş Joseph Michel Montgolfier ve Jacques Etienne Montgolfier kardeşler tarafından Annonay köyünde çapı 10,5 metre olan ketenden bir torbayı sıcak havayla doldurarak olmuştur. Balon 450 metre kadar yükselerek 10 dakikada 1,5 millik mesafe katetmiştir.

1878    İstanbul'da duvarcılar, kunduracılar ve terzi işçileri greve çıktı. Osmanlı`nın son yıllarında da olsa modern manada İşçi hakları batıdan çok daha ileride ve insancıl bir durumdaydı. Cumhuriyet döneminde her alanda olduğu gibi bu alanda da hiçbir muhalefet ve karşı koymaya izin verilmemiş ve tüm grevler vatana ihanet olarak değerlendirilmiştir.

1917   Fransızlarca tutuklanan ve Alman gizli servisine bazı bilgiler verdiğini kabul eden Hollandalı dansçı Mata Hari (Margaretha Geertruida), askeri mahkemece yargılandıktan sonra, kurşuna dizildi. Mata Hari'  I. Dünya Savaşı yıllarında,dansçı kimliği altında Almanya hesabına çalışan casus. Fransız, İngiliz, Rus subay ve devlet adamlarından topladığı çok gizli askerî bilgileri kızına yazılmış masum mektuplar halinde özel diplomatik kurye ile Paris'ten Almanlar'a ulaştırıyordu. Alman askerî ve denizcilik istihbarat başkanlarıyla toplantılara katıldığı Madrid'den Paris'e döndükten sonra, 13 Şubat 1917'de tutuklandı. Yıllardır hakkında toplanan belgelerin en önemlisi, son Madrid seyahatinde Madrid elçiliğinden Alman askerî merkezine kendi kodu (H21) ile gönderdiği ve yolda ele geçirilen telgraftı. Madrid dönüşü alacağı 15.000 İspanyol Pezosu tutarındaki çek, tutuklandığı zaman üzerinde bulundu. Bir diğer delil de, 1915'te Fransa'ya dönmesinden önce Alman Gizli Servisi'nden aldığı 30.000 marklık senetti. Mahkemenin söz konusu paralarla ilgili suçlamasını, "Hediye aldım" diyerek reddeden Mata Hari, kuvvetli delil bulunamamasına rağmen idama mahkûm edildi ve 15 Ekim 1917'de kurşuna dizildi. İdama giderken gayet soğukkanlı olan Mata Hari, "Bu Fransızlar beni öldürmekle ne kazanacaklar, savaşı mı kazanacaklar?" diye yanındakilere dert yanmıştır. Kurşuna dizilirken gözlerini bağlatmayarak bir cesaret ve soğukkanlılık örneği göstermiştir.

1927 Mustafa Kemal Paşa Cumhuriyet Halk Partisi kurultayında "Nutuk"u okumaya başladı. Nutuk'un okunuşu 6 gün sürdü. Devlet yönetimi, sosyal ve siyasal gelişmeler Türkiye`nin yakın geçmişi ve geleceği ile ilgili kişisel görüşlerinden oluşan nutuk, zamanla CHP tarafından tabulaştırılarak Anayasa`nın üstünde bir metin gibi Türkiye siyasetine dayatılmış ve bu yönüyle tüm kesimlerden eleştiri almıştı.

1928     Almanya'dan hareket eden dünyanın en büyük hava gemisi Graf Zeppelin Amerika'da New Jersey'e ulaştı. Uçuş 111 saat sürdü. Zeplin[1], bir tür hava gemisi olup, ulaşım aracı olarak kullanılan itme kuvvetiyle yol almalarını sağlayan motorları ve havada yönlenmesini sağlayan dümenleri olan puro biçiminde ve altında yolcu kabini bulunan güdümlü balonların genel adıdır. Omurgalı güdümlü balonların en başarılı yapımcısı olan Kont Ferdinand von Zeppelin adlı Alman güdümlü balonların isim babasıdır. İlk zamanlar hidrojen ile dolu olmasına karşın 1937'de Hindenburg faciası üzerine içine hidrojen yerine helyum kullanılmaya başlanmıştır.

Başarılı olmuş ilk uçuş Fransız mühendis Henri Giffard tarafından 24 Kasım 1852 yılında gerçekleştirilmiştir. Giffard 160 kg ağırlığındaki ve 3 BG`ndeki buhar makinasını 43 metre uzunluğunda ve 12 metre çapındaki , hidrojenle dolu bir torbanın altına takarak Paris`ten havalanıp 30 km uzaklıktaki Trappes`e uçarak gerçekleştirilmiştir. İlk zeplin 128 metre uzunluğunda ve 11 metre çapındaydı. Alüminyumdan oluşan iskeleti, pamuklu bir bezle kaplıydı. İskeletin içinde hidrojen taşıyan gaz baloncukları vardı. 2 Temmuz 1900`de havalandırılan zeplin, 400 metre yükseklikten uçarak 6 kilometrelik bir yolu 17 dakika 30 saniyede aldı. Bu ilk zeplinin başarısı üzerine yenileri de üretildi. Özellikle Alman Savaş Bakanlığı zeplin üretimini destekledi. I. Dünya Savaşı sırasında Paris ve Londra zeplinlerle bombalandı. Graf Zeppelin 1929 yılında dünya çevresini 20 günde dolandı. Avrupa ile ABD arasında yük ve yolcu taşımacılığında kullanıldı .Atlas aşırı uçuşlara başlayan zeplinler, 52.000 kişiyi Atlas Okyanusu'nun iki kıyısı arasında taşıdıktan sonra, yeni yolcu uçaklarının geliştirilmesi ve büyük kazalar nedeniyle 1950`lere gelmeden üretimden kaldırıldı. Günümüzde sadece ABD`de reklam amaçlı olarak kısıtlı sayıda üretilmektedirler.

1934      Mao Zedung'a bağlı 100 bin kişilik birlik, Çin'in güneydoğusundan başlayıp kuzeydoğusuna kadar sürecek 10 bin kilometrelik Büyük Yürüyüş'e başladı. Bu yürüyüş Çin`de komünizmin hakimiyeti noktasında önemli kilometre taşlarından biri olmuştur.

1937   Yeni harflerle basılan ilk kağıt paralar tedavüle çıktı. Üzerinde Atatürk'ün resmi bulunan100 liralık banknotlar 1942'de İsmet İnönü`nün talimatıyla tedavülden kaldırıldı. Paralardan Atatürk`ün resimlerini kaldıran İsmet İnönü onun yerine kendi resimlerini koydurttu.

1945    Geçici Fransız hükümeti başbakanı Pierre Laval kurşuna dizildi. Pierre Laval Nazi işbirlikçisi Vichy hükümeti'nin işbirlikçi başbakanı. Laval 24 yaşındayken 1907 yılında Paris'e döndü. Askere çağrıldı ve cephlerde hizmet ettikten sonra bacaklarında ki varis sebebiyle taburcu edildi. Bu dönemde, Laval George Sorel ve Hubert Lagardelle sol-kanat doktrinleri aşina oldu. 1909 yılında, Hukuk'a döndü. Nazilere karşi direnen Özgür Fransa Birlikleri'ni yakalatmak için Joseph Darnand'da milis teşkilatını kurdurmuş, Fransa'daki komünist ve Yahudilerin yakalanarak Almanya'ya gönderilmesi ve komünistlerin sıkıyönetime teslim edilmesi gibi icraatlara imza atmıştır. Siyasi kariyeri boyunca pek çok defa zig zag çizmiş, daima kuvvetli görünenlerin yanında olmuştur. Fakat en son Naziliğe bulaşınca bir daha temize çıkamamış, 1945 sonbaharında kurşuna dizilmiştir. Güç karşısında ezilen politikacı örneklerinden biri olan Laval, idama mahkûm olan mareşal Philippe Pétain gibi kurtulamamıştır. Araya giren onca dış politikacılara ve baskı gruplarına karşın de Gaulle gözünü kırpmadan bu adamı kurşuna dizdirmiştir. Kurşuna dizilmeden önce dizlerinin bağı çözülmüş manganın önüne askerler tarafından sürüklenerek getirilmiştir. Ölmeden önce son sözü Ne yaptıysam Fransa için yaptım... Yaşasın Fransa olmuştur. Savunmasında halkım zarar görmesin diye savaşa izin vermedim demiştir.

1946    Nazi savaş suçlusu Hermann Goering idam edilmesine saatler kala zehir içerek intihar etti. Hermann Wilhelm Göring  II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'nın Hava Kuvvetleri komutanı, 1943`e kadar polis ve ekonomi bakanlığını yaptı ve aynı zamanda Devlet Mareşali rütbesine sahipti. Önce Hitler tarafından hainlikle suçlandı daha sonra Amerikan kuvvetlerine teslim olup orada yargılandı. Verilen idam cezasının infazından önce özel kutusunda bulundurduğu zehiri içerek öldü.

1961    Uluslararası Af Örgütü Londra'da kuruldu. Uluslararası Af Örgütü veya Amnesty International  Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi ve diğer uluslararası standartlarca belirlenmiş her türlü insan hakkını savunma ve teşvik etmeyi amaç edindiğini söyleyen uluslararası bir sivil toplum kuruluşudur. Af örgütü hiçbir devlet, siyasi ideoloji, veya dine bağlı olmadığını ve kâr amacı gütmediğini deklere etmiştir. Özellikle düşünce suçlularının serbest bırakılması, siyasî suçlularının adil bir şekilde yargılanması, işkence, idam ve tutuklulara gösterilebilecek her türlü zulmün bertaraf edilmesi, siyasi cinayet ve adam kaçırma ve her türlü insan hakları ihlaline karşı durulması konusunda çeşitli kampanyalar düzenler. Af örgütü doğu toplumlarındaki hak ihlalleri ve özellikle İsrail`in Filistinde yaptığı zulüm ve katliamlara karşı etkili olmamakla suçlanmakta ve bu yönüyle batı güdümünde ve hizmetinde bir kurum şüphesi uyandırmaktadır.

1961   27 Mayıs 1960 askeri darbesi sonrasında kısıtlı ve sınırlı seçim kampanyasının ardından genel seçimler yapıldı. Seçime dört parti katıldı. Cumhuriyet Halk Partisi 173, Adalet Partisi 158, Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi 54, Yeni Türkiye Partisi 65 milletvekili kazandı. Cuntanın mutlak kontrolünde yapılan bir seçim olmasına rağmen CHP açık ara kazanamıyor zar zor birinci parti ünvanına sahip olabiliyordu. Halk bütün baskılara rağmen cuntayı ve cuntayı destekleyen CHP`yi onaylamadığının mesajını veriyordu.

1969   Amerika Birleşik Devletleri'nde, Vietnam Savaşı karşıtı mitingler düzenlendi.

1970   İstanbul'da güvenlik güçleri 12 Ekim1970'de oturma eylemine başlayan Gislaved Lastik Fabrikası işçilerini fabrikadan zorla çıkardılar; 1 işçi öldü, 50 işçi yaralandı.

1970   İstanbul'da kolera salgını olduğu açıklandı. O yılların Türkiyesi tam bir sefalet örneği çiziyor ve yöneticiler siyasi laflar üretmek ve hak arayışında olan halka baskı ve şiddet uygulamaktan başka bir şey yapmıyorlardı.

1990    Sovyetler Birliği başkanı Mihail Gorbaçov, Nobel Barış Ödülü'nü aldı. ABD`nin yıllardır yapamadığını bir iki yıllık bir sürede gerçekleştirip sol düşünceye ağır bir darbe indiren Mihail Gorbaçov bir yandan da üzeri örtülen Sovyet kokuşmuşluğunu da açığa çıkarmıştı. Ne varki ona ödül verenler de başka bir kokuşmuşluğun üzerini örtmek için çaba sarfetmektedirler.

2003    İlham Aliyev babası Haydar Aliyev'in yerine geçerek Azerbaycan devlet başkanı oldu. İlham Haydar oğlu Aliyev Azerbaycan'ın dördüncü Cumhurbaşkanı. Önceki Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'in oğludur. Yeni Azerbaycan Partisi'nin başkanıdır.
1994 -2003 Ağustos tarihleri arasında Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Petrol Şirketi'nin başkan yardımcılığını yaptı.

İlk olarak 1995 yılında daha sonra ise 2000 yıllında Azerbaycan Cumhuriyeti Parlamentosu'na (Milli Meclisi'ne) yapılan seçimlerde milletvekili seçildi. 2003 yılında Azerbaycan Cumhurbaşkanı tarafından Başbakanlık görevine tayin edilmesiyle milletvekilliğine son verildi.
1999'da iktidar partisi Yeni Azerbaycan Partisi'nin başkan yardımcılığına, 2001 tarihinde birinci yardımcılığına, 2005 yılında ise başkanlığına seçilmiştir. 4 Ağustos 2003 yılında parlamento tarafından onaylandıktan sonra Azerbaycan Cumhuriyeti'nin Başbakanı tayin edildi. 15 Ekim 2003 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Azerbaycan Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı seçildi. Resmi sonuçlara göre oyların %76'sını topladı. 31 Ekim 2003 yılında görevine başladı. 15 Ekim 2008 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeniden Azerbaycan Cumhuriyeti`nin Cumhurbaşkanı seçildi. Resmi açıklamaya göre seçimlere katılan halkın yüzde 85`inden fazlası İlham Aliyev`e oy verdi. 24 Ekim 2008 yılında görevine başladı. Ülkenin ana muhalefet partileri 2003, 2005 (parlamento seçimleri), 2008 seçimlerinde yolsuzluk yapıldığını iddia etmektedir. 2003 cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarını tanımayan muhalefet, seçim sabahı kitlesel gösteriler düzenlemiş, çok sayıda protestocu tutuklanmıştır. İlham Aliyev`in babası Haydar Aliyev`in uluslararası destekle ve özellikle de ABD desteğiyle işbaşına geldiği noktasında ciddi eleştiriler vardır.


 

Bu haberler de ilginizi çekebilir