• DOLAR 32.379
  • EURO 34.963
  • ALTIN 2325.667
  • ...
Ayrıştırmayı  HÜDA PAR önlüyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

MUSTAFA KARAKAŞ / DOĞRUHABER

Pkk ve devlet arasında yaşanan çatışmaları Türk –Kürt savaşına dönüştürmeye çalışan kötü niyetli çevrelerin tüm çabalarına rağmen Türkler ve Kürtler arasında bir ayrışmanın yaşanmamış ve yaşanmıyor olmasını gazetemize değerlendiren Gazeteci-Yazar Yusuf Kaplan ve Diyarbakır Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Yunus Memiş önemli açıklamalarda bulundular.

TOPLUMUN SİGORTASI İSLÂM`DIR

Cumhuriyet döneminde yaşanan ve sonraki yıllarda da devam eden ırkçı uygulamalardan örnekler veren Yusuf Kaplan; bu toplumu bir arada tutan şeyin İslâm olduğunu bilmemiz lazım, ifadelerini kullandı. Kaplan şöyle devam etti: “Toplumun sigortası İslâm`dır. Bu mesele bu kadar basit bir mesele değildir. Cumhuriyetin başından itibaren yapılan hatalardan bir tanesi de İslâm`ın sürekli örselenmesi oldu.

Cumhuriyet dönemindeki sekülerleşme süreciyle  İslam`ın kültürel, sosyal, siyasal hayattan uzaklaştırılması, 50`li 60`lı yıllardan sonra ise tamamen hayattan uzaklaştırmasının bizi getirdiği nokta şudur; İslâm`ın irtica ile özdeşleştirilmesi, etnik kimliklerin öne çıkması. Globalleşmeye karşı lokalizasyonun gerçekleşmesi. Kürt halkı bu süreçte İslâm ile ilişkisini medreseler üzerinden bir nebze Türklerden daha iyi korudu. Ama siz İslâmi kimliği geri plana attığınız zaman etnik kimlik öne çıkar.”

ÇÖZÜM SÜRECİ İSLÂMİ TEMELLER ÜZERİNDEN YÜRÜTÜLMELİDİR

Çözüm sürecinde devletin sadece HDPPKK`yi muhatap alarak bariz hatalar yaptığını ifade eden Kaplan  “Çözüm sürecinde sadece HDPKK muhatap alındı. Yapılan hata buydu. Peygamber Sevdalılarının yaptığı kutlu doğum etkinlikleri görülmemişse burada hata yapılmış demektir. Etnik kimlik ön planda tutularak bu ülkenin altı oyulmuş oldu. Başta HÜDA PAR olmak üzere İslâmi oluşumların dikkate alınması gerekirdi. Bu bir cinayet oldu. Bunun için artık İslâmi temeller üzerinden bir süreç yürütülüp ümmet bilincinin aşılanması gerekir.” dedi

BU BİR KÜRT-TÜRK SAVAŞI DEĞİLDİR

Pkk`nın dış güçler tarafından kullanıldığını ifade eden Kaplan, iktidarın da bazı konularda Pkk`nin elindeki malzemeyi alması gerektiğini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti: “Yaşanan sorun Türk-Kürt savaşı veya kavgası değil. Pkk ve HDP`nin küresel sistemin maşası olduğunu görmemiz gerekir. Bu örgütü Müslüman halkları birbirine düşürmek için kullanıyorlar. Biraz basiret ile bunu görebiliriz. Hükümetin burada yapması gereken; insanların kendi kültürlerini Allah`ın ayeti olan dillerini korumasını sağlaması gerekir. Etnik kimlik üzerinden propaganda yapan insanların elindeki malzemeyi almak lazım. İnsanlar anadilleriyle konuşabilmeli, fikir üretip edebiyat yapabilme durumuna getirmek lazım. Bunları farklılık olarak görmek gerekir ve bu farklılıkları ancak İslâm`ın koruyabileceğini anlatmak lazım. Bu süreçte Hüdapar gibi İslami oluşumlar dikkate alınmalı(ydı). Zaten bunların da böyle bir dertlerinin olmadığını dile getirmekte fayda var.”

IRKÇI SÖYLEMLERE DİKKAT

İslâm coğrafyasında sürekli Müslüman kanının aktığını, İslâm ülkelerinin kendi devletsel çıkarlarını bir tarafa bırakıp ümmetin maslahatı ile hareket etmesi gerektiğini ifade eden Diyarbakır eğitim Bir-Sen Başkanı Yunus Memiş bölgede yaşanan oyunlara dikkatleri çekerek şöyle konuştu: “Batı, ABD ve Avrupa devletlerinin bölgemizde Kürtler üzerinde yer altı zenginlikleri ve kendi halklarının refahı için atmış oldukları bazı adımlar var. Türkiye`de ırkçı söylemleri ile öne çıkan ulus devlet anlayışı ile hareket eden hareketler olduğu gibi Kürtlerin arasında da böyle hareket eden gruplar var.

HÜDA PAR`IN ÜMMETÇİ ANLAYIŞI TAKDİR EDİLMESİ GEREKEN BİR ANLAYIŞTIR

Tehlike anında Türkler ile Kürtler arasında yaşanan birlikteliklere tarihten örnekler veren Memiş, HÜDA PAR`ın geçmişteki Yavuz Sultan Selim ve İdris Bitlisi birlikteliğini bugün tekrar gerçekleştirmesi gerektiğini ifade ederek “Şu an bölgemizde siyasi noktada özellikle HÜDA PAR ümmetçi kimliği ile hareket ediyor. Aynen tarihteki Yavuz ve İdris Bitlisi gibi... Ümmetçilik hem Türkler için hem Kürtler için tek kurtuluş noktasıdır. HÜDA PAR`ın bu anlayışı gerçekten takdir edilmesi gereken bir anlayıştır. İslâm referanslı bir çözüm getirmek gerekir. Aksi takdirde yaralara sadece kısa vadeli bir tedavi uygulanmış olur. Mesele kökten çözülmemiş olur. Burada artan ulus devletçilik politikasına rağmen bölgede ve İslâm coğrafyasına örnek olacak olan HÜDA PAR`ın ümmetçi tutumu hakikaten çok önemli. Zaten tarihten günümüze Kürtler hiçbir zaman ulus devlet anlayışı ile hareket etmemiş, ümmet bilincini üst seviyede tutmuştur. Hem HÜDA PAR hem de diğer partiler acilen ümmetçi projelerini sunmalı ve İslâm coğrafyasında ve bölgemizde uygulanabilir hale getirmelidirler” ifadelerini kullandı.

AYRIŞMAYI HÜDA PAR ÖNLÜYOR

Bölgede yaşayan Müslümanların Hüda Par sayesinde nefes alabildiğini söyleyen Yunus Memiş, ırkçılık ve ayrışmanın HÜDA PAR sayesinde engellendiğine dikkati çekti. Memiş şöyle devam etti: “HÜDA PAR ve bölgedeki İslâmi camia bölgede Müslümanların rahat nefes alabilmesini sağlıyor. HÜDA PAR ırkçı/faşist zihniyetin yayılmasını engelleyen bir kalkan gibidir. Bölgedeki Kürtler için ve Türkiye`deki Türkler için HÜDA PAR ciddi bir şanstır. Eğer burada HÜDA PAR ve İslâmi camialar olmasaydı bugün sosyalist/komünist düşünce buraya hâkim olacaktı. Burada ırkçılık ve ayrışma ciddi bir şekilde baş gösterebilirdi ama bu olmadı. Bölgede ümmetçi anlayış ile hareket eden HÜDA PAR`ın bu çalışmalarının herkes tarafından görülmesi gerekiyor.”

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir