• DOLAR 32.345
  • EURO 35.088
  • ALTIN 2321.082
  • ...
Organ Naklinin İslam`daki Yeri ve Hükmü
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Organ nakli mevcut tıbbi asrımız içerisinde gittikçe ilerleyen ve her geçen gün üzerine yeni gelişmeler ekleyen fıkhî meselelerden biridir. İslam dini insanları ve kâinatı konu alan her meseleye müdahil durumundadır. İlmin ve âlimlerin üzerinde durmadığı, hükmünü belirtmediği hiçbir mesele söz konusu değildir. Organ bağışı da bu meselelerden biridir. 

Organ nakli asri birçok âlim tarafından caiz görülmüştür. Çünkü bunda insanlar için büyük fayda vardır. Allah (cc) şöyle buyuruyor;

…Her kim de birini (hayatını kurtararak) yaşatırsa, sanki bütün insanları yaşatmıştır… (Maide 32)

Organ nakli de bir başka insanın yaşamasına ve hayat bulmasına vesile olmaktır. Şer`î bir kaide şöyledir; Zarar imkân nispetince ortadan kaldırılır. Bu sebeple zor durumda olana yardımcı olmak, yaralıyı tedavi ettirmek, aç olanı doyurmak, esiri serbest bırakmak, hastaya ilaç vermek, canıyla veya daha ağır bir şekilde helak olma durumunda olanı kurtarmak yukarıdaki şer`î kaidenin bir gereğidir. (1)

İki çeşit organ nakli vardır;

Birincisi; kişinin kendi bedeninden bir azayı, dokuyu veya hücreyi alıp başka bir yerine nakletmesidir ki bunun caiz olması için şu şartlar gereklidir;

1-Yapılan bu nakil işlemine ihtiyaç duyulması gerekir. Eğer tezyin için yapılırsa caiz olmaz.
2-Nakil sırasında bedene herhangi bir zararın gelmemesi gerekir.
3-Tabiplerin zannı galibiyle bu operasyonun netice vermesi gerekir.
İkincisi; bir insandan başka bir insana yapılan organ naklidir. Bunun caiz olması için de yine şu şartlar gereklidir;

1-Kişi organ nakli yapmasıyla kendi canına zarar vermeyecek. Çünkü İslamda bir kimsenin canını kurtaran kişi kendi canına zarar vermemelidir. İki böbrekten birinin, iki böbreğini kaybetmiş birine verilmesi gibi.
2-Ölmesi kesinleşmiş birinin organların nakledilmesi için ölmeden önce bunu vasiyet etmesi ya da mirasçılarının buna müsaade etmesi gerekir. Bu durumda olan bir naklin de yukarıda belirtildiği gibi acil bir ihtiyaca binaen olması, tezyin için olmaması ve zannı galibin söz konusu olması gereklidir.
3-Kendisinden nakil yapılan kişi, nakil yapacak yaşa uygun olması gerekir. Eğer yaşı nâkile
erişmemişse o halde caiz olmaz. Çünkü bu nakil operasyonunun başarısız olması demektir.

Beyin Ölümü Gerçekleşen Birinin Organlarını Nakletmek

Asri müçtehitler beyin ölümü gerçekleşen birinin azalarını nakledilmesiyle ilgili ihtilaf etti. Kimileri naklin sahih olması için tamamen/şer`î ölümü şart koşarken aralarında Yusuf Kardavi ve Vehbe Zuhayli`nin de bulunduğu diğer bazı âlimler ise beyin ölümü gerçekleşen birinin azalarını nakletmesinin caiz olduğu hatta büyük sevap olduğu görüşüne gitti. Fakat bunun için bu işin mütehassısı tabiplerin hasta ölümünün tamamıyla gerçekleştiğine inanmaları gerekir. Aksi durumda caiz olmaz.   

Yusuf Kardavi şöyle der: Beyin ölümü gerçekleşmiş bir kişi artık hastalar sınıfından sayılmaz. Gerçekte o, (beyin fonksiyonlarının tümüyle ölmüş olmasından itibaren) ölüler sınıfından sayılır! Bir cenaze için yapılması gereken ne ise ona da onu yapmak gerekir.

Erkeklik Organları, Kadınların Yumurtalıkları ve Rahimlerinin Nakledilmesi

Azalar arasında naklin caiz olmadığı bazı organlar vardır. Bunlar erkeklik organı ve kadınların yumurtalıklardır. Yumurtalıklar; erkek ve kadınların ses, vücut gelişimi ve tüyler dahi tüm sıfat ve özelliklerine şekil ve biçim veren bir organdır. İnsanlar tüm özelliklerini bu organdan alırlar. Bu bakımdan bunların hiçbir durumda nakli caiz olmaz. Çünkü meninin asıl yeri yumurtalıklardır. İnsan da meniden meydana gelmiştir. Bunların nakledilmesi neseplerin karışmasına sebebiyet verir.
Rahmin nakledilmesine gelince; bu haram değildir. Çünkü rahim kadında bulunan yumurtalıklar gibi değildir. Bu bakımdan rahmini kaybetmiş bir bayana çocuk sahibi olsun diye nakil yapılması caizdir. 
Görülen Çift Organlardan Birini Bağışlamak

Göz, el ve ayak gibi görünen organları bağışlamak caiz değildir. Çünkü burada başkasının zararını kendisini daha kuvvetli bir zarara uğratmakla telafi etmek vardır. Bunun ardında ise faydalı bir organın yok olması ve görünümünün çirkinleşmesi vardır. Vücudun içindeki çift organlardan herhangi birinin atıl kalması veya hastalıklı olması da bir tek organın durumu gibidir. (2)

Organ Satışı Haramdır

İnsanın kendi organını veya başka bir insanın organını satması caiz değildir. Kişi ancak mülkü olan şeyleri satabilir. Azalar ise kişinin kendi mülkiyeti altında değildir. Onun maliki Allah`tır. Allah (cc) insanları mükerrem bir şekilde yaratmıştır. Bu mükerremlik satın almaya veya satışa çıkarmaya münafidir. 

Şer`î delillerden biri de Seddüz-Zerai`dir. Yani meydana gelmesi muhtemel olan kötülüklerin önüne geçmek. Organ satışının yaygınlaşması insanlara yapılan en büyük kötülüklerden biri sayılır. Çünkü bununla insanlar birbirlerinin canına kıyarak haksız yere organların satışa çıkarılmasına vesile olur. Ve bu bazı ülkelerde de olduğu gibi birer ticari maksat haline gelir.

Organların satılması sadece İslamda değil beşeri kanunlar, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere birçok kuruluş tarafından engellemiş ve suç sayılmıştır.

Fakat kendisine organ bağışlanan kişinin, herhangi bir şart ve daha önceden bir isimlendirme olmadan hibe, hediye veya yardım yoluyla bağışlayana bir şeyler vermesi caizdir. Hatta övgüye layık, ahlaki bir güzelliktir.

1-) Çağdaş Meselelere Fetvalar – Yusuf Kardavî

Kaynak link için tıklayın...

Bu haberler de ilginizi çekebilir