• DOLAR 32.523
  • EURO 35.166
  • ALTIN 2493.046
  • ...
`israil`i asla  Tanımayacağız`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

MEHMET ÖZCAN / DOĞRUHABER

Terörist israil rejimi, işgal altında tuttuğu Filistin topraklarında 17 Mart`ta erken genel seçime gitti. Seçimleri katil Başbakan Netanyahu önde bitirdi. Seçim öncesi vaatlerinde başbakan olduğu süre içerisinde Filistin devleti diye bir şeyin mümkün olamayacağını belirten siyonist Netanyahu, Amerika Başkanı Obama`dan gelen uyarı sonrası bu söylemini yumuşatmıştı. Ancak Netanyahu`ya siyaseten geri adım attıran bu söylem, siyonizmin Filistin toprakları üzerindeki gerçek idealini yansıtıyor. Görev süresi 2017`de dolacak olan Obama`nın İsrail konusunda ABD Kongresi`ne söz geçiremediği söylemleri yerinde bir tespit. Ancak siyonist israil rejimine her anlamda tam destek veren Amerika Birleşik Devleri`nin, İslam dünyasından gelecek tepkiden dolayı Siyonist liderlerin zaman zaman aşırı söylemlerini frenleyerek ikiyüzlü bir politika sergilediği su götürmez bir gerçekliktir.

İsrail seçimleri ve katil Netanyahu`nun ‘iki devletli çözümün mümkün olamayacağı` söyleminin Filistinliler için ne anlama geldiğini konuştuğumuz Hamas liderlerinden Dr. Mahmud Zahar, gazetemize önemli açıklamalarda bulundu. Dr. Mahmud Zahar, Filistin Özerk Yönetimi Başkanı Mahmut Abbas`ın israil seçimlerinde sol partilerin kazanması için çaba sarf ettiğini dile getirdi. Filistin Özerk Yönetimi`nin terörist israil rejiminin insanlık dışı uygulamaları ve Filistin topraklarını Yahudileştirme çabalarına karşı durması gerekirken tamamen israille işbirliği yapan bir yapı haline geldiğini ifade eden Dr. Zahar, Abbas`ın başında bulunduğu bu yapının büyük bir ihanet içerisinde bulunduğunu ifade etti. Şehadet yıldönümü dolayısıyla Hamas`ın kurucu lideri şehid Şeyh Ahmed Yasin hakkında duygu ve düşüncelerini de ifade eden Zahar, “Şeyh Ahmed Yasin, davamıza İslam`ın ruhunu veren hareket adamıydı” diye konuştu. İşte Hamas liderlerinden Dr. Mahmud Zahar`ın sorularımıza verdiği cevaplar…

BİZİM İÇİN İSRAİL`İN SAĞI SOLU FARK ETMEZ, İKİSİ DE AYNIDIR

- İsrail işgal rejiminde 17 Mart`ta yapılan genel seçimleri, iki devletli bir çözümden yana olmadığını söyleyen Benyamin Netanyahu, sandalye sayısını artırarak kazandı. Seçimler sonrası bu söylemini yumuşatan Netanyahu`nun bu söylemini ve israil seçimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Öncelikle biz bu seçim sonuçlarının İsraillilerin korkularını yansıttığını görüyoruz. Çünkü İsrailliler gerçekten güvenlik sendromu içinde olduklarından Netanyahu gibi kendilerine belli bir ölçüde “güven duygusu” veren birini seçmiş oldular. Yani bunu da aslında onların Filistin`den ve direnişten ne kadar korktuklarının bir delili olarak görüyoruz. Öte yandan bizim açımızdan israil seçimini kimin kazandığı hiç önemli değildir. Bizim için israil`in sağı solu fark etmez, ikisi de aynıdır. Çünkü bilinenin aksine israil rejimini kuranlar solculardır. Bize karşı yapılan savaşların çoğunda solcular iktidardaydı. Buna rağmen genel olarak sol daha yumuşak gibi görünüyor ama aslında öyle bir şey yok, bu sadece bir taktiktir. Bizim açımızdan kimin seçimi kazandığının hiçbir önemi yoktur. Ayrıca Mahmud Abbas`ın bu seçimlerden sonra Hamas`la barışacağını söylemesi de tamamen bir taktiktir ve bunun ciddiye alınacak bir tarafı yoktur.

ABBAS, İSRAİL SEÇİMLERİNDE SOL PARTİLERİN KAZANMASI İÇİN ÇABA SARFETTİ

- Abbas`ın başında bulunduğu Filistin Yönetiminin; Netanyahu`nun iki devletli çözümden yana olmayan tavrı karşısında, diğer yandan yeni yerleşkelerin inşası ve siyonistlerin gün geçtikçe sınır tanımamaları karşısında zayıf kalmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Abbas büyük bir hayal kırıklığı içinde şu anda… Çünkü seçimlerden önce sol partilerin kazanması için çaba sarf etti. Hatta Netanyahu, Abbas`ı bu tavrından dolayı yargılayacağını söyledi, israil seçimlerine müdahale ettiği için… Ve şu anda tek kelimeyle Mahmud Abbas, bir hayal kırıklığı içinde. Bunu nasıl aşacağını düşünüyor. Zaten Filistin Özerk Yönetimi, şu anda Filistin`lilerin üzerinde bir yükten başka bir şey değildir. Çünkü tamamen israille işbirliği yapan ve istihbari faaliyetlerde bulunan bir yapı haline gelmiştir. Biz bu nedenle ne Abbas`tan ne Filistin Özerk Yönetimi`nden hiçbir şey beklemiyoruz. Arada bu olanlar tamamen bir taktiktir.

HİÇBİRŞEY AMERİKA`NIN GERÇEK MANADA İSRAİL HAYRANLIĞINI ORTADAN KALDIRMAZ

- Obama yönetiminin, Netanyahu`nun iki devletli bir çözüme karşı söylemine karşılık sert tutumunu nasıl yorumluyorsunuz; Amerika`nın tavrıyla alakalı bir değişiklik bekliyor musunuz yoksa bu bir danışıklı dövüş mü?

Netanyahu`nun son açıklamaları Amerikan kamuoyunda büyük tepkilere yol açtı, bunu biliyoruz. Ancak önümüzde yaklaşan Amerikan seçimleri var ve herkes israil Yahudi lobisinin Amerika`daki etkinliğinin farkında. Dolayısıyla hiç kimse bu seçim arifesinde Yahudilerle doğrudan bir çekişme içerisine girmez. Çünkü seçim demek para demek, para demek de Yahudiler demek. Ayrıca bütün bu zıtlaşma ve tersleşmelere karşı Amerika`nın ya da Obama`nın israil`e karşı alacağı tutumlar çok yüzeysel ve taktiksel olacaktır. Belki insan hakları ihlalleri alanında ya da veto kartı ile ilgili bazı şantajlar veya baskılar olabilir ama bunların hiçbirisi Amerika`nın gerçek manada israil hayranlığını ortadan kaldırmaz. Çünkü biz biliyoruz ki Amerika ikiyüzlü bir siyaset izliyor ve yapacağı her şey bu çerçevededir. Her zaman israil tarafını tutar. Ama görünüşte başka bir tutum sergiliyor görünebilir, biz buna kanmıyoruz. Bizim açımızdan her şey net ve açıktır.

FİLİSTİN DEVLETİNE EVET AMA İSRAİLİ ASLA TANIMAYACAĞIZ

- Sayın Mahmud Zahar, Hamas`ın iki devletli çözüme bakışı nedir?

Biz kesinlikle Filistin toprakları üzerinde şu anda kurtarılmış olan topraklar üzerinde bir Filistin devletinin kurulmasından yanayız. Elbette Filistin`lilerin bir devlete ihtiyaçları vardır. Fakat bir şartla; biz bu devleti kurarken kesinlikle israili tanımayacağız ve asla diğer topraklarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Bu şartla biz bir devletin kurulmasını destekliyoruz. Yani bu toprak parçası geniş olur küçük olur, ne olursa olsun biz Filistin halkının şu anda 67 toprakları üzerinde devlet kurmalarını ve devlet olmaları gerektiğini destekliyoruz. Ancak dediğim gibi bu adım, israili tanıdığımız ya da işgal edilmiş topraklarımızdan vazgeçtiğimiz anlamına gelmiyor.

GAZZE KUŞATMASINA İSLAM DÜŞMANLIĞI YAPAN HERKES DESTEK VERİYOR

- Ambargo altındaki haliyle Gazze`nin son durumu nasıl?

Elbette kuşatma devam ediyor. Bu konuda hiçbir yumuşuma yok. Gazze`nin kuşatmasını biz sadece israilin kuşatması olarak görmemeliyiz. Buna içerideki hainler, işbirlikçiler, haçlılar, Avrupalılar ve İslam düşmanlığı yapan herkes bu kuşatmaya birlikte destek veriyor. Dolayısıyla bu çok kapsamlı ve geniş kuşatmayı ifade ediyor. Elbette bunun amacı Hamas ve diğer direniş gruplarını sindirmektir. Ancak şu ana kadar bunu başaramadılar. Biz de Allah`a tevekkül ediyoruz. İnşaallah bundan sonra da başaramayacaklardır. Bu konuda direnişimiz sonuna kadar devam edecektir inşaallah…

Taş atan çocuklardan füze atan Hamas`a; Şeyh Ahmed Yasin…

- Sayın Mahmud ez Zahar, Hamas`ın kurucu lideri Şeyh Ahmed Yasin`in şehadet yıldönümü vesilesiyle duygu ve düşüncelerinizi alabilir miyiz?

Şeyh Ahmed Yasin gibi büyük adamların hakkında söz söylemek zordur. Onun kıymeti sadece bir alanla kısıtlanamaz. Onun ilkeleri, onun oluşturduğu ruh, her bir şeyiyle kendini gösteriyor. Şeyh Ahmed Yasin, sadece bir hareket adamı değil, aynı zamanda davaya bir ruh veren mana adamıydı. Nitekim biz bugün o ruhu taşıyoruz. Çünkü Şeyh Ahmed Yasin, İslam`ın ruhunu taşıyordu. Hak Teâla`nın bahşetmiş olduğu temiz fıtrata sahipti. O bakımdan biz şu anda onun yolunu ve ruhunu taşıyoruz ve onun yolunun bereketini ve hayrını görüyoruz. Düşünün taş atan çocukların hareketinden doğan Hamas bugün füze atabilen bir konuma gelmişse elbette bunda o ruhun büyük bir payı vardır. Bu ruh hala yaşıyor ve yaşamaya devam edecektir. Bunun direnişe katkısı da büyük olacaktır, Allah rahmet eylesin…

- Sayın Mahmud ez Zahar, bize zaman ayırdığınız ve verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederiz.

-Ben teşekkür ederim...

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir