• DOLAR 32.455
  • EURO 34.829
  • ALTIN 2438.673
  • ...
Niçin Kassam? Ve Neden Şimdi?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

"Niçin şimdi?" sorusu, doğrusu çok önemsenmiyor. Çünkü yaşanan gelişme zaten bekleniyordu. Ancak bazen bu tür sorular görevli bir varlığın sahadaki misyonunu açıklaması bakımından önem arz ediyor ve bu duruma ışık tutuyor.

Mısır mahkemesinin Kassam Tugayları'nı "terör örgütü" sayan kararının birçok kişi için sürpriz olmadığı açıktır. Çünkü bu karar, Camp David rejiminin doğal bir sonucu olan darbeci rejimin kimliğini yansıtıyor. Haliyle böyle bir kararın bu vakitte, yani Kassam Tugayları'nın "Yenilmiş Ekin Savaşı"nda işgalciye karşı kahramanca çarpışmasından ve ümmet düzleminde görülmemiş bir destek görmesinden sonra alınması da boşuna değildir.

Darbe yönetimi bu kararla, Mısır`da yönetime gelen iktidarların sürekli dillendirdikleri ve öncelikli mesele olarak ele aldıklarını iddia ettikleri Filistin davası gibi bir davaya sırtını döndüğünü de göstermiş oldu.

Burada Hamas`ın İhvan boyutunu konuşmanın bir anlamı yok. Darbecilerin kendisine düşmanlık beslemelerinin, Gazze`ye yönelik bakış açılarını değiştirmelerinin veya Kassam`ı terör örgütü ilan etmelerinin Hamas`ın İhvan olmasından dolayı olduğunu varsaymanın da bir anlamı yok.

Bu konuda Siyonistlerin karar karşısındaki sevinçlerinin olayı yeterince özetleyeceğini düşünüyorum. Buna baktığımızda Mısır'daki darbeci yönetimin varlığını sürdürmek için işgal rejiminin desteğine ne kadar ihtiyaç duyduğunu anlarız. Avrupa ülkeleri seçimle işbaşına gelen bir yönetimi alaşağı eden ve kan gölü üzerinde kurulan bir rejimle nasıl ilişki kuracaklarını, onu nereye koyacaklarını tartarken ve bu konuda ciddi kafa karışıklığı yaşarken; mafya babası Netanyahu`nun Birleşmiş Milletler koridorlarında koşuşturarak devletlerin darbe yönetimini tanımaları ve eleştirmemeleri için ortaya koyduğu çabalar da bu gerçeği yansıtıyor.

Burada safların daha da belirginleştirilmesi, işgalciye Gazze`de hem Mısır hem de kendileri için ortak bir düşman olduğu, onunla diyalog dilini kullanmanın mümkün olmadığı mesajının verilmesi gerekiyordu. Bu tavır kuşkusuz ateşkesin hayata geçirilmesine, yeniden imarın başlatılmasına ve kuşatmanın kalkmasına olumsuz etki yapacaktır.

Mısır mahkemesinin kararı, direnişin geleceğini ve sürecini hedef alan birçok saldırı ve planın sadece bir halkasıdır. Buna başta işgal rejimi olmak üzere, Filistin Yönetimi, Mısır yönetimi ve daha başka çevreler de iştirak ediyor. Gazze`deki tehlikenin artık sadece işgalciyi ilgilendirmediğini düşünüyorlar. Mısır rejimi şu anda operasyon yaptığı Sina`da Gazze`ye benzer bir yapının oluşmasından korkuyor. Yakın gelecekte böyle bir ihtimal gözükmüyorsa da darbe yönetiminin bu konuda bir korkusu var.

Bunların sonucu olarak Gazze`deki sorunlar çözüme doğru yol almıyor. Gazze ile Mısır arasında çözüm imkanları sahadan uzaklaşırken, bunun yerini düşmanlık üzere kurgulanan bir dil alıyor. Bu dil, siyaset dili ve mantığıyla değil, silah ve güçle iktidarını korumaya çalışan Mısır rejimi tarafından pazarlanıyor.

Sina`daki olayların devam etmesi ve giderek artmasıyla Mısır`da Hamas ve direnişe karşı saldırı dalgasının da büyüyeceğini tahmin ediyoruz. Bununla Gazze`ye karşı atılacak olası adımlara zemin hazırlanıyor. Sina`da Mısır askerlerine saldıranların Filistinliler olmadığına, bunu yapanların eylemi üstlenmelerine ve Mısır ordusunun da burada gece gündüz operasyonlar yapmasına rağmen, Mısır basını bunların üzerine yoğunlaşmıyor ve eylemi yapan asıl insanları dile getirmiyor. Bu aşamada halkı yanıltmak ve yönlendirmek için belli bir gruba değil de bir akıma karşı durduğunu ifade etmek ve stratejik ortağı İsrail`i memnun etmek, ona karşı vefa borcunu ödemek için bütün gücünü ve enerjisini tek bir düşmana karşı kullandığı havasını vermek istiyor.

Kassam`ın yoğun bir şekilde işlenmesi, yeryüzündeki insan kılıklı şeytanların ona düşmanlık beslemesi, onun sadece işgale karşı savaşan silahlı bir örgüt olmasından kaynaklanmıyor, aksine düşünce ve askeri alanlarda kendi ayakları üzerinde durması, takdir edilmesi, izinin takip edilmesi, boyun eğdirilememesi, silahının kiralanamaması ve yönlendirilememesindendir.

İşgalcinin Kassam`a yapamadığını, işgalcinin güvenliğini sağlayanlarla, onun yardımına ellerini uzatanlar ve yardımını talep edenler de yapamaz; onun karşısında işgalcinin başarısız kaldığı gibi bunlar da başarısız kalacaktır.

Lima Hatır - Filistin Haber

Bu haberler de ilginizi çekebilir