• DOLAR 32.331
  • EURO 35.092
  • ALTIN 2297.849
  • ...
Şehid Abime Mektup 1
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DOĞRUHABER

ONLAR SÖZLERİNİ ASLA  DEĞİŞTİRMEZLER

Allah`u Teâlâ`ya layıkıyla hamd, Efendimiz Muhammed`e, onun pak aline, fedakâr ashabına ve canları pahasına davalarını omuzlayan tüm müminlere salat ve selam olsun.

“Müminlerden Allah`a verdikleri söze sadakat edenler vardır. Onlardan bir kısmı bu uğurda can vermiş, bir kısmı da can vermeyi beklemektedir. Onlar sözlerini asla değiştirmezler.

Allah, o sadık kalemleri sadakatlerinden dolayı ödüllendirecek ve ikiyüzlüleri dilerse cezalandıracak veya tövbelerini kabul edecektir. Kuşkusuz Allah çok bağışlayıcı ve çok merhamet edendir.

Allah kâfirleri, kinleriyle birlikte geri çevirdi. Onlar hiçbir kaçanı elde edemediler. Savaşta müminlere Allah yeter. Allah çok kuvvetli ve izzet sahibidir.”(Azab 23 – 25)
“Kim İslam`da güzel/doğru bir çığır/yol açarsa ondan ecir/sevap kazanır ve ondan da o yalda gidenlerin kazandıkları sevabının bir misli de onların sevabından eksik olmadan da kazanacaktır.” (Müslim H.No:1071/Riyazüs salihin h.No:171)

TEVHİT BAYRAĞINI   BÜTÜN CİHANDA   DALGALANDIRMAK İÇİN…

Şehit ve Aziz Abim! Allah sana rahmet etsin. Ben inanıyorum ki sen zikrettiğimiz ayet ve hadise mâsadak ve mazhar olanlardansın. Allah`a verdiğin ahde son nefesine kadar sadık kaldın, şehit olarak Rabbine kavuştun. Türkiye ve özellikle de Kürdistan Müslümanlarına bir çığır açtın. Ben şahidim ki Allah`u Teâlâ`nın kelamını, son kitabını, son şer`ini, son hükmünü son âli din-i İslam-ı Mübin`i ve Kur`an-ı Müciziul beyanı ve son peygamberin sünnetini ebediyen hâkim kılmak için gece gündüz çalıştın. Tevhit bayrağını bütün cihanda dalgalandırmak için, hiç ara vermeden mücadele verdin ve Lillah için verdiğine inanıyorum.

Ben şahidim ki dünyanın malına, mülküne, şanına, şöhret ve makamlarına sırt çevirdin ve bunları elinin tersiyle ittin. Kemali, sözlerinle değil pratik ve ameli hayatınla bunu bize de öğrettin. Senin mektebinde yetişen, seni kendine rehber eden ve sadakatle sana itaat edenin her cemaat mensubu da tıpkı senin gibi dünyaya ait olan her şeye sırt çevirdi.

Allah`a, O`na ait olanlara bütün varlıklarıyla yöneldiler. Dünyayı unuttular. İlahi dava ve rızadan başka bir şey düşünmez oldular. Gece – gündüz 24 saat ilahi davayı düşündüler. İlahi dava için çalıştılar. Zira sizi hep böyle gördüler. Sizden hep bunu öğrendiler.

SEN DÜNYAYI HEP KÜÇÜMSEDİN. DEĞERSİZ GÖRDÜN

Ben şahidim! Sen dünyayı hep küçümsedin. Değersiz gördün. Dünya ehlini hep hafife aldın. Onlara değer vermedin. Bir saat bile onlarla arkadaşlık etmeyi fazla gördün.

ÖMRÜNÜ    İLAHİ DAVANA VERDİN

Ben şahidim! Bütün zamanını ve ömrünü ilahi davana verdin. Onun dışında ne bir davan, ne bir hedefin, ne bir uğraşın ve ne de bir tefekkür ve hayalin vardı. İlahi davanla yaşadın ve ilahi davanla Rabbine kavuştun. İnancın davandı, fikrin davandı, zikrin davandı, hayatın davandı ve şehadetin de bize dava oldu. Bize ve çocuklarına ilahi davandan başka -ben şahidim ki- hiç bir miras bırakmadın.

Ben senin, “Ümmet dağınıktır, Müslümanlar cemaatsizdir, güçsüzdür. Müslüman halkın bir sığınağı yoktur, onların bir şemsiyesi yoktur. Onları kâfir ve zalimlerin şerrinden koruyacak bir güçleri yoktur. Onlara sığınabilecekleri bir şemsiye ve bir sığınak oluşturmamız lazımdır” dediğine defalarca şahit oldum. Bu amaç için âşığın maşukuna çırpındığı gibi çırpındığına şahidim.

ÜMMET İÇİN ÇIRPINDIN, ÇALIŞTIN

Ben şahidim! Allah için, ümmet için, mazlumlar için çırpındın, çalıştın, cehd ettin, cihad ettin, Diyar-ı Bekir`in kal`asından daha sağlam bir Cemaat inşa ettin. Kur`an-ı Kerim`in tabiriyle “Bunyan-ı mersus” gibi birbiriyle kenetlenen, birbirini destekleyen, birbirine hıyanet etmeyen, sırt çevirmeyen, hiç bir şeytan ve oyunbozanın oyununa gelmeyen, hiç bir güç ve düşmandan korkmayan, hedeflerinden vazgeçmeyen, ilkelerinden sapmayan, mücadeleden yorulmayan, pes etmeyen, rehavete kapılmayan gevşemeyen, her acıya sabreden, hiç bir yükün altında ezilmeyen, hiç bir şiddete boyun eğmeyen, hak davaları üzerine inatçı olan, Ağrı Dağı gibi her fırtınaya karşı durabilen, Cudi Dağı gibi başı dik; hak ve hakikat ehline liman ve menzil olan, Süphan Dağı gibi başı dik olan, Mereto Dağı gibi köklü olan, cihad eden hain ve mürtetlerle çarpışan, Allah yolunda öldüren ve öldürülen, mazlumlara sahip çıkan, ümmet bilincini eken, dünyanın dört bir yanındaki Müslümanlarla kardeşlik ve dayanışma bağı kuran ve onların imdadına koşan, Habeşi bir köle veya sıradan bir genç bile onlara mesul seçilse tereddüt etmeden itaat eden, tabii olarak kime itaat edeceklerini bilen, kendi lider ve cemaatine güvenen, ondan gelen her emir ve nehye hüsnü zanla yaklaşan şeriata, uygun ve altında birçok hikmet olduğuna inanan, akıl ve bilgilerine ters düştüğü zaman da akıl ve bilgilerini eksik ve kusurlu gören, ölüm olabilse görevden kaçmayan, hatta susuz bir insanın suya talip olduğu kadar göreve talip olan, görev verildiğinde değil verilmediğinde sıkılan ve bundan şikâyet eden, Allah düşmanlarına karşı şiddetli, izzetli ve müminlere karşı merhametli, kırık kanatlı olan, kınayıcıların kınamalarından korkmayan, ifrat ve tefritten kaçan, itidali kendine şiar edenin, müminlerin hatalarını örten, iyilikleri yayan, alanı Müslümanlardan değil İslam düşmanlarından almak isteyen, onlarla rekabet eden, tevekkül kadar tedbire de önem veren ancak tedbirin takdiri engellemediğini de çok iyi bilen ilahi bir Hizip inşa ettin. Çok büyük bir ustalıkla eğittiğin ve zikrettiğin vasıflar gibi daha birçok meziyetlerle yetiştirdiğin mukaddes davanı bu Hizbe emanet ederek şehadet şerbetini içtin. Allah sana rahmet etsin.

KURDUĞUN CEMAAT DİMDİK AYAKTADIR

Şehit ve Aziz Abim! Sana müjdeler olsun. Kurduğun cemaat şu anda dimdik ayaktadır. Gün be gün güçlenmektedir. Sesi daha gür çıkmaktadır. Ülke coğrafyasını aşmış durumdadır. Ümmet sahasında varlık göstermektedir. Hatta bütün dünyada sesi duyulmaktadır.

KENDİN GİBİ YETİŞTİRDİĞİN GENÇLER DAVANI SÜRDÜRÜYOR

Sana müjdeler olsun! Büyük bir maharetle eğittiğin ve kendin gibi yetiştirdiğin gençler şu anda hiçbir fire vermeden aynen birer Hüseyin olmak için eşsiz ve mukaddes davalarını sahiplenmektedirler. Bayrağını daha yükseklere taşımaktadırlar. Hedeflerine doğru emin ve sağlam adımlarla ilerlemektedirler. Düşmanın gözünü korkutmaktadırlar, müminlere ve dostlara umut vermektedirler. Mazlumlara el uzatmaktadırlar. Mahkûm, mağdur ve fakirlerin imdadına yetişmektedirler. Kimsesizlerin kimsesi olmaktadırlar. Türkiye ve özellikle Kürdistan`ın Müslüman halkına sığınak ve şemsiye olmaya başlamışlardır.

MEDRESELERE ÇOK ÖNEM VERİYORDUN

Şehit ve Aziz Abim! Ben şahidim. İslami ilimlere, medreselere çok önem veriyordun. Medreseleri ihya etmek istiyordun, tecdit etmek istiyordun. Üstad Bediüzzaman`ın metodunu uygulamak istiyordun. Müderris âlimleri çok seviyordun. Onlara çok değer veriyordun. Ta 1980 döneminden ben hatırlıyorum; ders veren Seydaları toplardın. Medreselere yeni bir program ve ders müfredatı hazırlamak istiyordun. Medrese medrese geziyordun. Seyda ve fakilerle büyük bir tevazu, sevgi, saygı ve şefkatle arkadaşlık ediyordun. Onları bol bol ziyaret ediyordun. Onları başıboşluktan, fertçilikten, sahipsizlik ve küçük düşürmekten, küçük hesaplar peşinde koşmaktan, basit düşünmekten, saygısızlığa maruz kalmaktan kurtarmak istiyordun.

Onları gerçek kimliklerine, birer peygamber varisi olarak gereken saygınlığa ve değere kavuşturmak istiyordun. Gerçek manada İslam`a sahip, Müslümanlara önder, zulüm ve zalimlere karşı durabilmeleri için onları teşkilatlandırmak istiyordun, ancak o zaman kıştı. Emeğinin meyvesi henüz görünmüyordu.

EKTİĞİN TOHUMLAR YEŞERMİŞ…

Sana müjdeler olsun! Şimdi bahar gelmiş, ektiğin tohum yeşermiş, ülkemizin her tarafında özellikle Kürdistan bölgesinde medreseler açılmış; şehir, köy ve hatta birçok şehrin mahallesinde bile medreseler açılmış. Binlerce kız ve erkek bu medreselerde okumaktadır. Yüzlerce sayıda ders vermektedir. Yeni programlar oluşturulmaktadır. Yeni müfredatlar hazırlanmaktadır. Âlimlerden ve müderrislerden cemiyetler ve teşkilatlar oluşturulmaktadır. Her yıl yüzlerce talebe mezun olmakta ve icazetler verilmektedir. Tarihin hiçbir döneminde rastlanmadığı şekilde öğrenci kızlarımızın sayısı erkekleri geçmektedir. Yılda yüzden fazla kız öğrencimiz mezun olup icazet almaktadır.

GECE GÜNDÜZ ÇALIŞTIN

Ben şahidim! Müslüman dindar insanların zelil halleri, kimsenin onları takmaması, toplumda hiçbir ağırlıklarının olmaması, çekingen halleri, boyunların bükük, kanatlarını kırık olması, istihzaya maruz kalmaları, güçsüz çaresiz olmaları seni çok rahatsız ediyordu. Onları izzetli, vakur, saygın, cesur, başları dik, kanatları sağlam, güçlü ve ümit var kılmak için gece gündüz çalıştın ve mücadele verdin.

MÜSLÜMANLAR KENDİLERİNDEN EMİN VE ÜMİT DOLUDURLAR

Sana müjdeler olsun! Şimdi isteğin büyük çapta yerine gelmiştir. Artık mürtetler, zalimler, hainler ve ehl-i dünya olan laubali insanlar Müslümanların binbir hesabını yapıyorlar.

Artık Müslümanlar onlardan korkmuyor, bilakis onlar Müslümanlardan korkuyorlar. Artık Müslümanlar izzetlidirler, zillet düşmanın kalbine yerleşmiştir. Müslümanlar kendilerinden emin, ve ümit doludurlar. Onlar ise tedirgin, ümitsiz ve paniktedirler. Onlar zeminini kaybetmektedirler, Müslümanlar ise kazanmaktadırlar.

İSLAMİ GRUPLARI VE CEMAATLERİ KENDİNE RAKİP GÖRMÜYORDUN

Şehit ve Aziz Abim! Allah sana rahmet etsin. Ben şahidim ki, sen İslami grupları ve cemaatleri kendine rakip görmüyordum. Onlarla rekabet etmiyordun. Zemin ve sahayı

onlardan almak istemiyordun. Sürekli, “Diğer İslami grup ve cemaatlerin aleyhinde konuşmayın, onları kendi hallerine bırakın. Onlar bizim rakibimiz değildir. Biz zemin ve sahayı Müslümanlardan değil kâfir ve mürtetlerden almak istiyoruz. Enerjinizi kâfir ve mürtetlere karşı harcayın, tüketin onlar bizim rakibimiz ve düşmanımızdırlar” diye bizi tembihliyordun.

Bazı Müslümanlarla cereyan eden nahoş durumlar gayr-ı ihtiyari ve mecburi olarak cereyan etti. Hz. Ali(ra) misali Müslümanlara karşı şefkatli ve kâfirlere karşı sert idin. Ancak onun gibi ihtiyarın dışında istenilmeyen bazı durumlar vuku buldu. Sana müjdeler olsun öğrencilerin de senin yolunu takip etmektedirler. Hatta geçmişte cereyan eden durumlardan da dersler çıkarmış, daha fazla titiz ve temkinli davranmaktadırlar.

Devam edecek…

Bu haberler de ilginizi çekebilir