• DOLAR 32.555
  • EURO 34.926
  • ALTIN 2425.891
  • ...
Ümmet, Cihad mı? Siyaset mi? Çekişmesine çözüm bulmalıdır
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Mücahid Temel / Doğruhaber/ RÖPORTAJ

 

BAE`li Mütefekkir ve İslami Hareketler Uzmanı Doktor Hasan Ahmet Ed-Duki`yle Suriye`yi, Mısır`ı ve İslam ümmetinin tekrar dirilmesi durumunun düzelmesi için nasıl bir yol çizmesi gerektiğini konuştuk. İslam âlemiyle ilgili araştırmaları ve kitapları olan Ed-Duki, “Cemaatlerin bir araya gelmesinin yanında bireysel olarak ümmet içindeki tanınmış şahsiyetlerin ve âlimlerin de bir araya gelip, gelecek için uluslararası ve bölgesel projeler yapması gerekir. Yine cihad ve siyaset çekişmesine çözüm bulmalıdır. Bazı insanlar siyasetle uğraşıyor cihada karşıdır. Diğer taraftan bazıları cihad yapıyorlar. Siyasete karşıdır. Bu türden sorunlara da çözümler bulunması gerekiyor.” dedi. Sözü uzatmadan sorumuzu soruyoruz;

ABD HALİÇ ÜLKELERİYLE  SURİYE`Yİ KARIŞTIRIYOR

Suriye`deki durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Arap devrimleri halkların büyük teveccühüyle başladı. Bu teveccüh yıllardır halka zulmeden diktatörleri tek tek yerinden etti. Ancak bu diktatörlerin devrilmesi ABD ve Batı`nın bölge üzerindeki emelleri ve çıkarlarına ters düşüyordu. Bunun için devrimleri engellemek ve yolundan saptırmak için çalışmalar başlattı. Bunların en tehlikelisini de Suriye`de uyguladı. Suriye, israile yakın olması ve Şam bölgesinin merkezinde olması onlara göre tehlikeli bir yerdir. Tarihten bu yana Şam bölgesi, Arap bölgelerinin değişim merkezidir. Yine Selahaddinlerin ve diğer birçok komutanın mücadele alanıdır. Ayrıca Resulullah (sav)`in bir hadisinde; “Cihad Şam`da, kıyamete kadar devam edecektir” diye buyuruyor. ABD ve Batı ülkeleri bunun farkında olduğundan dolayı Suriye`yi önemsiyorlar.

Diğer taraftan yaşanan karışıklık ve katliamlarla beraber Suriye`de ümmet için önemli gelişmeler de yaşandı. Bunlardan bir tanesi, Suriye`de yüzbinlerce genç, mücahit olarak yetişti. Ancak mücahitlerin birbirleriyle çatışması devrimin önündeki en büyük engeldir. ABD, Haliç ülkeleriyle Suriye`deki grupları birbirine düşürüyor. Yaptıkları istihbarat çalışmalarıyla karışıklığı sürdürüyor ve bu şekilde devrimi engelliyor.

Peki, bu sorunu çözmek için ne yapmak gerekir?

Suriye`deki bu karışıklık ancak birliktelikle çözülebilir. Bu birlikteliğin olması için Suriye`deki Müslümanlar birbirinin kanını dökmemesi ve işlerini şurayla yapması gerekir.  Yine hiçbir grubun kendini başkasından üstün görmemesi ve İslam ümmetini göz ardı edilmemesi gerekir. Bunun için de ilk çözüm Suriye`deki kaosu ve yönetimi idare etme konusunda siyasi olarak bir görüşte toplanmaları ve ittifak etmeleri gerekir. İkinci çözüm ise, İslam ümmetinin Suriye`deki sorunu üstlenmesi gerekir. Suriye`de bulunan gruplar her alanlarda danışacakları uzmanlara ihtiyaçları vardır. Strateji, askeri, tarih, siyasi analiz ve şeri konularda danışacakları âlimlere ve uzmanlara ihtiyaçları vardır. Son günlerde bazı gruplar çıkıp, devleti almadan devlet kurduklarını açıklıyor. Açıkladıkları bu devletler tamamen hayali ve basında kurulmuştur. Bunlar için biat toplamak ve biat etmeyenleri öldürmeleri hiçbir şekilde kabul edilmez.

İHVAN`DA UMDUKLARINI BULAMAYINCA DARBE YAPTILAR

Mısır`daki son durumla ilgili neler söyleyebilirsiniz. Oradan beklentiniz nelerdir?

Mısır, devrim karşıtların üzerinde çalışmalar yaptığı yerlerden biridir. Mısır, dünyada ve Arapların yanında önemli bir konuma sahiptir. Bunun için Mısır`da devrim çalışmaları başlayınca ve halk meydanlara inince, Amerika ve Avrupa çok endişelendi. Bunun üzerine durumunu değerlendirip, Hüsnü Mübarek`i çıkarlarına feda ettiler. Ardından düşmanın yapacağını yaparak darbeye zemin hazırladı.
ABD ve Avrupa ülkeleri İhvan`ı denemek istediler. İhvan`ın onlara yönelip, yeni bir Hüsnü Mübarek olmasını temenni ettiler. Zahirde İhvan başta olacak ancak derinde askeriye ve kuklaları ülkeyi yönetecekti. Ancak İhvan-ı Müslimin onlara yönelmedi. Aksine yüzyıldan fazla bir süredir kimsenin karışmasına izin vermedikleri Süveyş kanalı meselesi, Filistin sorunu ve Mısır askeriyesine müdahalesiyle Amerika`nın kırmızıçizgilerini yok saydığından dolayı darbe yaptılar. Suudi ve BAE`ye emirler vererek İhvanı terör listesine koydular. Böylece İhvan`ın varlığını Mısır`dan temizlemek istediler. Mısır halkı güçlü ve iradesi sağlam bir halktır. Yine askeriyesi, bazı komutanları ayırırsak Müslüman bir askeriyedir. Devrim düşmanları ve darbeye karşı durarak devrimlerinin ikinci aşamasını da tamamlayacaktır.

Sizce Mısır`daki durum Suriye`ye benziyor mu?

Evet, iki ülke başlarında halkın kabul ettiği bir lider ve projeleri olmadığı için bir birine benziyor. Mısır`da silahlı çatışma olmadığı halde bir proje ve planın olmaması kargaşaya sebep oluyor. ABD, Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi`yi, İhvan ve diğer grupların liderlerini tutuklatarak halkı başsız bıraktı. Bunun için Mısır`da devrimi yönetme konusunda karışıklıklar yaşandı. Ancak biz Mısırlı gençlere güveniyoruz. İnşaallah devrimlerini tamamlayacaklardır.

ÜMMET DİRİLMESİ   BİRLİKTELİKLE OLUR

Ümmetin dirilmesi ve tekrar harekete geçmesi için nasıl bir çalışma yapılması gerekir?

Bu konu çok uzun bir konudur. Başka bir röportaja ihtiyaç duyuyor. Ancak özetle şunları söyleyebiliriz. İslam ümmetinin ince hesaplarla, uzman ve âlimleri bir araya getirerek, yapacakları çeşitli müzakerelerle gelecek için uluslararası ve bölgesel projeler ortaya koyması gerekir. Belirlenen projeler sadece Araplara ya da sadece Türklere veya başka bir ırka has olmaması, projelerin her yönüyle ümmetin hepsini ilgilendirmesi gerekir. Ümmet bir dönem zayıflığında dolayı çeşitli cemaatler kurarak çalışmalarını sürdürdü. Ancak şuan herkesin beraber çalışması gerekir. Yine cihad ve siyaset çekişmesine çözüm bulması gerekir. Bazı insanlar siyasetle uğraşıyor cihada karşıdır. Diğer taraftan bazıları cihad yapıyorlar. Siyasete karşıdır. Bu türden sorunlara da çözümler bulunması gerekiyor. Ayrıca uluslararası kuruluşlar kurulmalıdır. Çünkü şuan ki kuruluş ve örgütler zalim ve suçluların güdümünde çalışmalar yapıyor.

Türkiye`nin Suriye ve diğer İslam âlemindeki rolüne nasıl bakıyorsunuz?

Biz genel olarak Türkiye`nin İslam ümmetiyle ilgili siyasetini benimsiyoruz. Türkiye İslam Ümmetinin sorunlarıyla ellerinden geldiği kadar ilgileniyor. Özellikle Arap devrimlerinden sonra sıkıntıya düşen halkı ve liderleri kendi ülkelerinde barındırması büyük bir gelişmedir. Bu liderlerin çoğu kendi ülkelerinde aranıyor ve idama çarptırılmıştır. 

Sizce ABD ve Batı Türkiye`ye baskı yapıyor mu?

Kesinlikle Türkiye`yi engellemek ve sıkıntıya sokmak için baskılar yapılıyor. Son günlerde ülkede Kobani bahanesiyle yapılan karışıklıklar ve daha öncesinde Taksim`de yapılan protestoların hepsi baskılara işarettir. Türkiye şimdiye kadar bu baskılara karşı başarılı bir şekilde durdu. Ancak Gelecek daha sıkıntılı ve tehlikeli olabilir. Bunun için Türkiye`nin ümmetin hepsiyle görüşmeler yaparak plan ve projeler yapması gerekir. Pakistanlı, Mısırlı, Suriyeli, Iraklı vb. ülkelerdeki alim ve uzmanlarla görüşüp, geleceklerini ve atacakları adımları belirlemesi gerekir. Allah-u Teâla Kur`an-ı Kerim`de bize geçmişten ve gelecekten haberler vererek okutuyor. Aynı şekilde bizlerin de geleceğimizi iyi okumamız gerekir. Çünkü şuan bizimle savaşanlar akıllı bir şekilde bize karşı savaşıyor.

Bu haberler de ilginizi çekebilir